Eğitim Felsefesi ve Sosyolojisi Dergisi
Abbreviation: JEPS | ISSN (Online): 2757-7600 | DOI: 10.29329/jeps

Cilt 4 Sayı 2 (Aralık 2023)

Sayı Bilgileri

Sayı Bilgileri | Eğitim Felsefesi ve Sosyolojisi Dergisi Cil. 4 (2)
Issue Information

ss. i - vi   |  DOI: 10.29329/jeps.2023.633

Özet

Anahtar Kelimeler:

Orjinal Araştırma Makaleleri

Orjinal Araştırma Makalesi | Eğitim Felsefesi ve Sosyolojisi Dergisi Cil. 4 (2)
Analysing Social Determinants in Higher Education: A Bibliometric Perspective

Syahrul Jihad & Fadli Agus Triansyah

ss. 74 - 93   |  DOI: 10.29329/jeps.2023.633.1

Özet

The social environment is an integral aspect of human life, intricately woven into our existence. As social beings, humans engage in complex interactions with one another, and this social environment encompasses all facets of relationships, encompassing interactions at the individual, group, and societal levels. A bibliometric analysis was used to obtain the data from 1947 to 2023 by the Scopus database. This research aims to comprehensively analyse factors related to the social environment in higher education. The study identified six primary themes: publication trends, source-based trends, author-based trends, affiliation-based trends, country-based trends, and focus study. This study found the resurgence of interest in the literature on the social environment in higher education, with a notable peak in 2023. Furthermore, the increasing attention reflects a growing acknowledgment of the importance of understanding social dynamics within higher education institutions. Several influential journals also have emerged as platforms for disseminating research on this topic, with authorship patterns indicating consistent and diverse contributions from researchers. Collaborative efforts across institutions have been emphasized, with leading roles played by various institutions. Geographical trends highlight the significance of several countries indicating a global shared concern for social environment issues. Subject area analysis reveals a prevalence of social sciences and psychology, showcasing the diverse dimensions of research in this field. The focused study reveals a holistic approach, encompassing academic, social, and psychological dimensions, offering valuable insights for future research directions.

Anahtar Kelimeler: Social Environment, Higher Education, Bibliometric

Orjinal Araştırma Makalesi | Eğitim Felsefesi ve Sosyolojisi Dergisi Cil. 4 (2)
Geçmişten Günümüze Çocuklara Vergi Bilinci Kazandırmak: İlköğretim Müfredat Programlarında Vergi Okuryazarlığının İncelenmesi

Ali Yalçın

ss. 94 - 111   |  DOI: 10.29329/jeps.2023.633.2

Özet

Devlet ve milletlerin kalkınmasında, gelişmesinde ve büyümesinde etkili olan faktör vergidir. Türkiye’de son dönemlerde sıkça rastlanan ve gündemde olan popüler konulardan biri olan vergi, devletin veya kamusal alanın gereksinimlerini karşılamak için ihtiyaç duyduğu en önemli finansal kaynaktır. Bu araştırma, Türkiye’de Cumhuriyet’in ilanından sonra gerçekleştirilen müsahabat-ı ahlakiye ve ma‘lumat-ı vataniye, yurt bilgisi, yurttaşlık bilgileri, sosyal bilgiler, vatandaşlık ve demokrasi eğitimi dersi öğretim programlarında, vergi konuları ve buna yönelik tanımlayıcı ve açıklayıcı bilgileri tespit ederek vergi okuryazarlığı ve vergi bilinci konusu üzerine yorumlar yapmayı amaçlamıştır. Bu çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden doküman incelemesi deseni kullanılmıştır. Verilerin çözümlenmesinde betimsel analiz tekniği kullanılmıştır. Araştırmanın sonuçlarına göre Cumhuriyet’in ilk programı olan 1924 programında vatandaşların vazifeleri ve verginin gerekliliği üzerinde durulduğu belirlenmiştir. Cumhuriyet döneminden itibaren incelenen öğretim programları içerisinde en çok vergi konularının yer aldığı öğretim programları; 1930, 1931-1932 ve 1938 tarihli yurt bilgisi dersi öğretim programı olduğu belirlenmiştir. 2005, 2018 ve 2023 sosyal bilgiler dersi öğretim programlarında vergi konularının kazanım düzeyinde belirtildiği görülmektedir. Toplumda vergi bilincinin artması demek, devletin gücü ve insanlara sağlayacağı hizmet olanağı da o kadar artması demektir. Bu nedenle sosyal bilgiler dersi aracılığıyla vergi konuları öğretilerek bireylerin sorumluluklarını yerine getirmesi hedeflenmektedir. Bu araştırmanın sonuçlarından anlaşıldığı üzere öğretim programları, ders kitaplarına ve öğretim sürecine yön verdiği söylenebilir. Bu nedenle çocuklara vergi bilinci kazandırmak için etkinliklerle öğrenme sürecinin çeşitlendirilmesi ve ebebi ürünler aracılığıyla çocukların vergi okuryazarlıklarının geliştirilmesi önerilmektedir.

Anahtar Kelimeler: Vergi, Vergi okuryazarlığı, Vergi bilinci, İlköğretim, Öğretim programı, Sosyal bilgiler

Orjinal Araştırma Makalesi | Eğitim Felsefesi ve Sosyolojisi Dergisi Cil. 4 (2)
Ortaöğretim Kurumlarında Yönetici Gözüyle Bağımlılık: Bir Durum Çalışması

Yaşar Dilber

ss. 112 - 144   |  DOI: 10.29329/jeps.2023.633.3

Özet

Bir nesne ya da davranışa karşı kontrol edilemeyen bir istek olarak tanımlanan bağımlılık kavramı çoğunlukla sigara, uyuşturucu, alkol ve kumarı kapsarken son yıllarda aşırı teknoloji kullanımı, yeme, uyuma, alışveriş, marka gibi bazı davranışlar bağımlılık olarak adlandırılmaktadır. Bağımlılıklar toplumun genelini tehdit eden küresel bir halk sağlığı sorunu olarak değerlendirilmektedir. Günümüzde bağımlılıklar, çocuk ve ergenler arasında hızla yayılarak ülkelerin geleceklerini tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Bu çalışma ile 3 farklı ortaöğretim okul türünde (Anadolu Lisesi, Meslek Lisesi, İmam Hatip Lisesi) görev yapan yöneticilerin bağımlılıklar konusunda farkındalık düzeylerinin, bağımlılıklara yönelik değerlendirmelerinin ve kurumlardaki uygulamaların ortaya konulması amaçlanmıştır. Nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışmasının kullanıldığı bu araştırmada veriler, yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığı ile Bursa ili merkez iki ilçesinden maksimum çeşitlilik örnekleme yöntemi ile belirlenen 18 kurum yöneticisi ile görüşmeler yapılarak elde edilmiştir. Verilerin içerik analizi sonucunda kurum yöneticilerinin bağımlılıklar konusunda farkındalıklarının olduğu, bağımlılıklarla mücadelede uygulanan devlet politikalarını yetersiz buldukları, kurumlarında yapılan çalışmaların öğrenci ve öğretmende farkındalık sağladığını fakat yeterli bulmadıklarını ifade etmişlerdir. Ayrıca kurumlar arasında bağımlılık türlerinin yaygın olarak görülme sıklığında farklılaşma olduğu, Meslek Liseleri ve Anadolu Liselerinde teknoloji bağımlılığı ve sigara ile İmam Hatip Liselerinde daha çok teknoloji bağımlılığı sorunları yaşandığı bulgulanmıştır. Tüm okul türlerinde bağımlılık türlerinden en fazla sorun yaşanılan alanın teknoloji bağımlılığı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Sonuç olarak kurum yöneticilerinin bilgi düzeylerinin arttırılması, bağımlılıklar konusunda yapılan çalışmaların niteliklerinin geliştirilmesi ile öğrenciler için etkin danışmanlık sisteminin bağımlılık gelişimini önleyici etkisinin olacağı düşünülmektedir.

Anahtar Kelimeler: Bağımlılıklar, orta öğretim kurumları, orta öğretim yöneticileri

Orjinal Araştırma Makalesi | Eğitim Felsefesi ve Sosyolojisi Dergisi Cil. 4 (2)
İlkokul Müfredatında Yer Alan Derslerin İhmal Edilen Program Açısından İncelenmesi

Gökhan Günay

ss. 145 - 166   |  DOI: 10.29329/jeps.2023.633.4

Özet

İhmal edilen program, resmi öğretim programlarında kasıtlı veya kasıt olmaksızın yer verilmeyen eğitimsel unsurların öğrenci öğrenmeleri üzerinde olumsuz etkiler oluşturabileceğini iddia eden eleştirel bir yaklaşımdır. İlkokul kademesinin, öğrencilerin eğitimsel alt yapılarının oluşturulduğu bir süreç olduğu düşünüldüğünde ilkokul müfredatı bağlamında göz ardı edilebilecek eğitimsel unsurların öğrenci öğrenmeleri üzerinde kalıcı tahribatlar bırakabileceği söylenebilir. Bu anlamda araştırmanın temel amacı ilkokul müfredatında yer alan derslerin ihmal edilen program açısından incelenmesidir. Araştırma nitel araştırma yaklaşımlarından durum çalışması ile desenlenmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu 2023-2024 eğitim öğretim yılında Çanakkale ili Biga ilçesinde görev yapan sınıf öğretmenlerinden uygun örnekleme yöntemiyle belirlenen 18 sınıf öğretmeni oluşturmuştur. Araştırmadan elde edilen veriler, tümevarımsal içerik analizi tekniği kullanılarak çözümlenmiştir. Veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından geliştirilen yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Araştırma sonucunda sınıf öğretmenlerinin görsel sanatlar, müzik, beden eğitimi ve serbest etkinlikler gibi dersleri uygulamada ihmal ettikleri tespit edilmiştir. Bu derslerin; öğretmenlerin bilgi ve beceri yönünden yetersiz olması, fiziki donanım eksikliği, akademik derslerin yoğun bir müfredata sahip olması ve ölçme ve değerlendirme sisteminin oluşturduğu baskılar gibi gerekçelerle ihmal edildiği belirlenmiştir. İhmalleri azaltabilmek için ise; fiziki olanakların iyileştirilmesi, müfredatın revize edilmesi, beceriye dayalı derslere alan öğretmenlerinin girmesi, öğretmen niteliğinin arttırılması ve ölçme-değerlendirme sisteminin değiştirilmesi gerektiği ortaya çıkmıştır. Bu sonuçlara bağlı olarak görsel sanatlar, müzik, beden eğitimi gibi derslerin öğretimine yönelik sınıf öğretmenlerine hizmet içi eğitimlerin verilmesi, bu derslerin kendi alan öğretmenleri tarafından verilmesine yönelik düzenlemelerin yapılması, ölçme değerlendirme sisteminin ihmal edilen dersleri de işin içine katarak sonuç odaklı bir yapıdan süreç odaklı bir yapıya dönüştürülmesi ve müfredat yoğunluğunun azaltılması gibi öneriler sıralanmıştır.

Anahtar Kelimeler: İhmal edilen program, İlkokul, Müfredat

Derleme Makaleleri

Derleme Makalesi | Eğitim Felsefesi ve Sosyolojisi Dergisi Cil. 4 (2)
İlkokul Öğrencilerinin Akıcı Okuma Becerilerinin Geliştirilmesi: Yöntemler ve Öneriler

Alper Aytaç

ss. 167 - 176   |  DOI: 10.29329/jeps.2023.633.5

Özet

Bu çalışmada ilkokul öğrencilerinin akıcı okuma becerilerinin geliştirilmesine yönelik yöntemlerin tanıtılması amaçlanmıştır. Okuma, ilkokul döneminde planlı bir şekilde yürütülen ve kazandırılan bir beceridir. Bu bağlamda öncelikli olarak ilkokul öğrencilerinin okumalarında belirli bir akıcılık düzeyine ulaşılması amaçlanmaktadır. Yani öğrencilerin sesli okumalarında belirli bir akıcılığın sağlanması gerekmektedir. Bu çalışmada akıcı okuma becerilerinin bileşenleri, akıcı okumanın önemi, öğrencilerin yapmış oldukları okuma hataları, akıcı okumayı geliştirmek için uygulanan çeşitli yöntemler açıklanmaya çalışılmıştır. Buna göre akıcı okuma kelime tanıma (doğru okuma), okuma hızı (otomatiklik), prozodi olmak üzere, birbiri ile ilişkili, üç temel bileşenden oluşmaktadır. Akıcı okuma ile okuduğunu anlama becerileri arasında pozitif yönde ilişki bulunmaktadır. Yani öğrencilerin akıcı okuma düzeyleri arttıkça okuduğunu anlama düzeylerinin de arttığını söylemek mümkündür. Öğrencilerin okumada yaptıkları bazı hatalar bulunmaktadır. Okuma hatalarının üstesinden gelmek ve akıcı okuma becerilerini geliştirmek için bazı yöntemler bulunmaktadır. Bu çalışmada açıklanan yöntemler; tekrarlayıcı okuma yöntemi, eşli (ikili) okuma yöntemi, arkadaşla okuma yöntemi, nörolojik etki yöntemi, koro halinde okuma yöntemi, kelime tekrar yöntemi şeklinde sıralanabilir. Çalışmanın sonunda kuramsal bilgiler ve araştırmacının saha tecrübelerinin birleştiği öneriler sunulmuştur.

Anahtar Kelimeler: İlkokul Öğrencileri, Okuma, Okuma Akıcılığı, Akıcı Okuma Becerileri, Yöntemler, Öneriler